Yolculuğumuzda ilk durağımız komşumuz Yunanistan.Yunan müziği makamsal olarak batı müzik kültüründen ayrılır, bu bağlamda doğu müziğine çok daha yakındır. Hristiyanlık öncesi pagan geleneğin ve Bizans kültürünün yanı sıra Türk, Arap ve İran müzik kültürleriyle tarih boyunca alış-veriş içinde olmuştur. Yunan müziğinin Balkan müziği ile akabalık bağı olan kısmı ise ülkenin kuzeyi ve Batı Trakya bölümüdür. Genel perspektiften biraz sıyrılıp bu bölgeleri değerlendirmeye alacak olursak klarnet, darbuka, buzuki, davul ve zurna çalgılarının ön planda olduğunu görürüz.
Türkiye sınırında ki Batı Trakya bölgesi ve kuzeyde ki Rodoplar ülkenin en zengin halk müziği kültürüne sahip yerlerdir. Dağlık Rodop bölgesinin halk geleneği tüm bölgelerden farklıdır. Buradaki şarkıların hemen hepsine gayda eşlik eder. Yiğitlik temasının en yaygın olduğu bölge burasıdır. Şarkılar heybetli ve davudi bir ses ile icra edilir. Batı Trakya bölgesinde ise binlerce Türkçe türkü derlenmiş ve 1950'den itibaren gerek azınlık radyolarında gerekse TRT aracılığı ile kayıt altına alınmaya çalışılmıştır. Tüm bunların dışında Yunanistan halk müziğinde Osmanlı yönetimi sırasında yazılmış çete şarkılarına da rastlanmaktadır.
Plaka'da çektiğim bir Yunan müzik ve dans örneği.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder